Evdeyiz Ama Yalnız Değiliz #20
*Marjinal Porter Novelli WhatsApp Bülteni’nin 20’nci sayısından kocaman bir MERHABA *
Spotify listemizin bugünkü sahibi Önder. Listenin ilk sırasına itinayla yerleştirdiği şarkıda da söylendiği gibi, “Tın Tın” uzaklara gideceğimiz o günlerin özlemiyle, festival tadında bir dinleti için:
https://open.spotify.com/playlist/2Rzb0BWK5JyBvZh74wX5yi?si=bA301hxqQT2AA2wfjrDdnQ
*Evden çalışanlara özel günün önerileri:*
Son dakikacılık kötü müdür? Yaratıcılık kası geliştirilebilir mi? Nasıl daha özgün olunabilir? Bugün sizi “özgünlük, etrafımızdaki dünyayı iyileştirmenin en iyi yoludur” diyen Amerikalı psikolog ve yazar Adam Grant’ın bir TED konuşmasında bahsettiği analizleriyle buluşturuyoruz. Grant’a göre yaratıcı ve özgün kişiler işte böyle fikir üretiyor:
- İşleri son ana bırakmak verimliliğe tehdit oluşturuyor ama bazen de yaratıcılık için harika!
- Özgün olmak için ilk olmaya gerek yok. Farklı ve daha iyi olmak yeter…
- Şüphe ikiye ayrılır: Kendinden şüphe ve/veya fikrinden şüphe. Kendinizden şüphe etmeniz donup kalmanıza neden olur. Ama yalnızca fikrinizden şüphe etmeniz enerji verir; deneme yapmanızı sağlar, fikri test etmeniz için sizi motive eder.
- Uzun vadede en büyük pişmanlıklarınız yaptıklarınız değil yapmadıklarınızdır. Yeniden yapmak istedikleriniz ise cesaret edemediklerinizdir.
- Kötü fikirlerinizden dolayı kimse sizi yargılayamaz. En özgünler en çok başarısızlığa uğrayanlar arasından çıkar. Çünkü en çok denemeyi onlar yapar…
- Çabuk başlayıp yavaş bitirmenin yaratıcılığı körükleyeceğini bilin. Fikirlerinizden şüphe duyarak ve deneme korkusunu kucaklayarak kendinizi motive edeceğinizin; iyi fikirlere ulaşabilmek için bir sürü kötü fikre ihtiyaç duyacağınızın farkına varın.
Konuşmanın devamına bu adresten ulaşabilirsiniz:
*Şarkılar size söyler, dillerde nağme adınız! *
Peki sizi tanımlayan “o şarkı” hangisi? Hemen doğum tarihinizi girin, bu tatlı sürprizi kaçırmayın:
https://www.thesongthatdefinesyourlife.com/
*Günün sözü:*
“Deri değiştirmeyen yılan ölür. Düşünce değiştirmesine izin verilmeyen kafalar da öyle.” Friedrich Nietzsche