Ayşe Oben GÖRGÜN

Marjinal PN’de en çok etkilendiğin 5 şey?

  • Stajyerlere gerçekten sorumluluk veriyor olması
  • Herkesin rahatlıkla yardım isteyebilmesi ve fikir alışverişine açık olunması
  • Stajyerlere yeni şeyler öğretmek için istekli olunması
  • Kahvaltılar 🙂
  • Kocaman bir aile olunması 🙂

Marjinal PN’de hayal kırıklığına uğradığın 5 şey?

Pazartesi sabahları gerçekleştirilen toplantının biraz uzun olması 🙂

Eklemek istediğin?

Gerçekten stajımın hiç bitmesini istemediğim ve her gün yeni bişeyler öğrendiğim bir dönem oldu benim için. Birçok farklı şeyi görüp öğrenmek heyecan vericiydi. Keşke daha önceden gelebilseydim dedim ve ajansta tanışabildiğim herkesi teker teker çok sevdim. Bana bu fırsatı tanıdığınız için çok teşekkür ederim. Kısa süreliğine de olsa bu ailenin bir parçası olmak onur vericiydi.

Demet KARAKUŞ

MPN’ de ilk iş günümde çok heyecanlı ve çekingendim. Hiçbir şey bilmiyor diğer çalışanlara karşı hep mahcup olacağımı düşünüyordum. (Hala biliyorum sayılmaz) Fakat bilmediğim bir şey varmış MPN’de ki arkadaşların gayet sıcakkanlı olduklarını, bilmediğim en basit bir konuda bile sabırla öğretmeye çalıştıklarını, stajerleri hiçbir şey bilmiyorlar diye ezmediklerini ve her daim güler yüzlü olduklarını ikinci günümde anladım. Devamını Oku

Deniz Gönen

Marjinal PN’de en çok etkilendiğin 5 şey?

  • Hayvanlarla beraber çalışmak
  • İnsanların stajyerlere çok iyi davranması
  • Sabah kahvaltısının olması
  • AKPli kimsenin işe alınmaması
  • Her pazartesi sabahı sunum yapılması

Marjinal PN’de hayal kırıklığına uğradığın 5 şey?

(hayalkırıklığı denemez ama şaşkınlık diyelim)

  • İnsanların belli bir oturma yerinin olmaması (sanırım bu stajyerler için geçerli ama yine de enteresan gelmişti)
  • Bir işin bir çok kişi arasında yapılması
  • Bilgisayarların vs. her akşam çekmecelere kaldırılması
  • Cam açma/kapama olayının stresli olması – kediler kaçabilir korkusu
  • Şirketteki herkesin sürekli bir yerlere gitmesi (toplantılara, etkinliklere vs.)

Böyle. 🙂

 

Staj sonu

Bugün Marjinal’deki stajımın son günü. Bir ay önce, geldiğim ilk gün çok heyecanlıydım. Toplantıda kendimi tanıtırken “Umarım ileride de burada çalışabilirim,” dediğimi hatırlıyorum. Bugün hala aynı fikirdeyim. Tek farkı bunu çok daha fazla istemem.

Herkesi tek tek tanıma fırsatını bulamadım fakat her geçen gün yeni biriyle tanıştım. Her tanıştığım kişiyi de çok sevdim, hepsine çok yakın hissettim kendimi. O yüzden biliyorum ki burada çalışan kim varsa hem çok değerli, hem çok saygılı, hem de çok sıcakkanlıdır (kediler dahil).

Geldiğim ilk günden itibaren çok farklı işler yaptım. Hepsinde de çok eğlendim (özellikle kimsenin pek sevemediği deşifrelerde). Yer yer gerilim dolu, bolca ter döktüğüm işler de oldu – telefon aramaları gibi. Hepsinin bana farklı farklı katkıları oldu.

Marjinal’in en güzel yanı aile ortamı bana göre ( kedi ve köpeklerin varlığı tabii ki ilk sırada Asuman Hanım kızmayın.) Stajyerlere bile iş arkadaşı gibi davranılıyor. Bolca stajyerin olması ve burayı istila etmiş olmalarının bir etkisi var mıdır bilemeyeceğim. =)

Son olarak hepinize teşekkür ediyorum. Hepinizi tanıdığım için çok mutluyum ve sizleri unutmayacağıma da eminim. İyi ki sizlerle tanışmışım, umarım siz de aynı şeyleri hissediyorsunuzdur.

Deniz Gönen

Duygu Çetin

Duygu Çetin, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü ve Türk Dili ve Edebiyatı (Yan Dal)

Veda eder gibi değil, vedalar doğru değil

Veda etmek ve bir hüzne sarılmak falan değil derdim. Sadece hepinizi çok sevdim ve bu yüzden burukluk..

Benim için bir yere/bireye/topluluğa alışmak hiçbir zaman kolay olmadı. Alışmayı da çok sevmem zaten, hele ki (geçici) bir süre hep bir arada olacaksak.. Çünkü sevdiğim bir yeri, sevdiğim insanları başta kolay benimseyememekle birlikte aşırı içselleştiriyorum ve sonu benim için hep aşırı hüzünle bitiyor. Ben genelde dinleyen, anlayan, esprilere gülen (asla espri yap(a)mayan), neşeli ama çokça konuşkan olmayan sessiz sakin biriyim. Biriydim!! Sayenizde bunu bile bence aştım 🙂

Yine de bu nedenle burada bulunduğum 6 aylık süreçte her birinizle ayrı ayrı sohbet etmemiş/edememiş olsam da ben sizleri bir aile olarak, bir bütün olarak öyle çok sevdim ki, neresinden başlasam ucu hep mutluluğa çıkıyor.

Mutluluğa çıkan yolumdaki teşekkürlerimi sizlere takdim etmek isterim o halde 🙂

Öhöm öhöm…

7 Mart 2016 Pazartesi sabahı, hem ilk gün heyecanı, hem her zaman üstüme yapışmış bir kıyafet gibi duran çekingenliğime rağmen, henüz tanışmamış olduğum Asuman Hanımın üstkat merdivenlerinden inerken beni görür görmez kucaklaması ve neşeli bir “Hoşgeldin” ile karşılamasından anlamıştım ilk önce, burasının terk edip geldiğim kurumsal şirket gibi olmadığını. “Heyoo millet bakın yeni arkadaşımız gelmiş” neşeli takdiminden sonra ise çok çok daha iyi hissetmiştim. Bunun için size çok teşekkür ederim Asuman Hanım! O kadar güzelsiniz ki, bana kendimi hep bir çalışma ortamından da ziyade evimde gibi hissettirdiniz..

Ve yine kapıdan girer girmez beni ilk karşılayan, tüm çalışma sürecim boyunca da huzurlu çalışma ortamımın en güzel sebeplerinden biri, canım kedilerimiz iyi ki varsınız, yeni başlayacağım işte bu noksanlığa nasıl alışacağım hiç bilmiyorum. İsimlerinizi her zaman karıştırmış olsam da hepinizi çok seviyorum!

İlk Pazartesi sabahı toplantısının sonunda Serpil Hanım’ın “kendini tanıt istersen biraz” cümlesiyle utana sıkıla ilk kez hepinize “merhaba” diyebilme fırsatı bulmuştum. Şimdi ise hepinize aynı samimiyetle “hoşçakalın” demek inanın çok tatlı bir hüzün. O ilk gün hepinizdeki o samimi bakışlar olmasaydı, her zaman hissettiğimden daha çekingen ve içime kapanık olabilirdim. Bunun için hepinize teşekkürler!

Daha geldiğimin ikinci günü 8 Mart Dünya Kadınlar gününde, Serpil Hanım’ın “Marjinal Kadınları” içerikli kutlama mesajında fotoğrafımı gördüğümde içimdeki çocuk heyecanını görmenizi isterdim. Henüz ikinci günüm, en silik zamanlarım, bildiğim sadece 3 isim var şirkette ve bir Marjinal kadınıyım! Yaşadığım ilk en büyük mutluluk bu oldu Marjinal’de. Bunun için ve aslında tüm çalışma sürecimde bana bir çalışan gibi değil, bir kardeş gibi yaklaştığınız ve aslında belkide Marjinal’de beni en çok tanıyan ve anlayan kişi olduğunuz için size sonsuz teşekkür ederim Serpil Hanım. Siz olmasaydınız, her şey bu kadar kolay olmayabilirdi. İyi ki varsınız.

Marjinaldeki ilk günü/ilk saatleri kendi kendime “fotokopi çekmem işalla yareppim” içsel konuşmaları yaparken, Deniz (Demirtaş)’in hem alışmam, hem bir yerden başlamam için verdiği ilk bülten ricasıyla (KS) anlamıştım dolu dolu geçeceğini buradaki çalışma hayatımın. Yazmayı her ne kadar sevsem de bir bülten nasıl yazılır, elbette bilmiyordum. İşte o ilk bültenden itibaren, sorduğum her soruya (saçma bile olsa!) içtenlikle cevap verdiğin, benden rica ettiğin her iş sonunda içten bir şekilde teşekkür ederek beni motive ettiğin, “yapamam ben bunu” düşüncesine kapıldığım zamanlarda bile yapabileceğime inandırdığın, kimi zaman tekrar eden hatalarımda bile gösterdiğin anlayışın ve her zaman güler yüzün için sana sonsuz kez teşekkür ederim. Ne öğrendiysem en çoğunu senden öğrendim. İyi ki varsın!

Aynı odayı paylaştığım bütün canım Marjinal’lier..

Hepiniz o kadar güzelsiniz ki.. Sorduğum her soruda yardımlarınızı hiçbir zaman eksik etmediniz.. Güler yüzünüzü hiçbir zaman eksik etmediniz.. Somer, bana gösterdiğin abi-kardeş tavrın için sana çok çok teşekkür ederim. “Asosyal” lakabına başlar da bozulsam da iyi niyetinden hiçbir zaman şüphe duymadım ve tatlı bir söylem olarak kabul ettim hep. Dilek, umarım o içten neşen ve gülümsemelerin hep böyle daim kalır. Uzay’ın tatlı tavırları, İpek kız hikayeleri, esprikleri o kadar güzeldi ki hiç unutmayacağım! Nevra Hanım’ın zaman zaman kendince söylediği şarkılar, Dila’sıyla tatlı mı tatlı telefon konuşmaları ve yine Yasemin Hanım’ın Beren’i ile sabırlı ve içten konuşmaları, ihtiyaç duyduğumda yardımsever tavırları unutulacak gibi değil. Bilgin abicim, Sibel, Nazlı Hanım, Gamze, Avi, Ceylan, Cumhur, SelinB, Merve, Çağla… Tüm yardımlarınız ve bana kattıklarınız için size çok teşekkür ederim.

Aynı katı paylaştığım canım Marjinal’liler…

Öncelikle Selin! Kapıdan ilk girdiğimde, her sabah güler yüzünle “Günaydın”, her akşam aynı içtenlikle “İyi akşamlar” dediğin için teşekkür ederim. Ofiste bana enerji veren ilk pozitif iletişim her zaman bu oldu. İyi ki varsın! Özge, Elif, Önder, öyle dolu dolu sohbetlerimiz olmasa da içten tavrınızı hiç eksik etmediniz, çok teşekkürler!

Aysun Hanım, size hayranım! Kişiliğiniz ve duruşunuzla, bilgi ve donanımınızla ileride sizin gibi bir metin yazarı olmak isterim. Özellikle İzmir haftasında tüm darlamalarıma, zaman zaman telefonla bile taciz etmelerime rağmen hep çok anlayışla, yardımsever bir şekilde karşıladınız taleplerimi. Ve sayenizde öğrendim ki başlıklar öyleee desten yazıyormuş gibi uzun yazılmaz 🙂

Tüm yardımlarınız, düzeltme ve fikirleriniz için sonsuz teşekkürler.

DenizE aslında hiç sohbetimiz olmamasına rağmen enerjine bayılıyorum ve zaman zaman attığın mizahi mailler!! Çok tatlısın! Her şey için teşekkürler.

Rahime ablacım ve Ayşe ablacım. Süper kahramanlar, her şey için sonsuz teşekkürler. Arkamı her zaman toplamaya çalıştım ama oldu da sizi ekstra yoracak bir şeyler yaptıysam affedin lütfen!

İzmir’de 9 gün beraber yaşadığım arkadaşlarım, Dilara, Elif ve Başar.. Ailesinin yanında okumuş biri olarak yurt ortamını hep merak ederdim, azıcık ucundan da olsa tatmış oldum. Tüm hafta boyunca birbirimize destek olduğumuz, yardımlarınız ve eğlenceli kişilikleriniz için teşekkürler. Ayrıca ananemin rahatsızlığını öğrendiğimde ağlamaktan içim dışıma çıktığı o gün bana verdiğiniz moraller için çok teşekkür ederim! Uzakta elim kolum bağlıyken kendimi iyi hissettiysem sebebi sizdiniz! İyi ki varsınız.

Üst kattaki Marjinal arkadaşlarım..

Mert abicim, zaman zaman üst kat mutfakta karşılaşıp, hatırlaşıp tatlı tatlı gülümsediğin ve bana yardım ve katkıların için çok teşekkürler. Işık Hanım, zarifliğinize hayranım! Sizi tanımak çok güzeldi. Bana kattığınız her şey için teşekkürler. MelisM ve Gülin, ofis içinde karşılaştığımız her nadir zamanda her seferinde tebessümle hatrımı sorduğunuz için çok teşekkürler.. Ali Can, her sabah kahvaltıya çıktığım 09:45’te enerjik tavrınla ekip arkadaşlarınla yaptığın neşeli sohbetler çok tatlıştı. Sibel, Aykut, Özgür, Barış Abi, MelisÖ, Alican abi, Cef abi, Eray abla, Hasan, Melike Hanım, Serdar, Kaan, Umut, tanıştığım ve tanışamadığım bütün stajyer arkadaşlarım… Varsa adını unuttuğum ne olur affetsin, hepinize ama hepinize sonsuz teşekkürü bir borç bilirim.

Veda eder gibi değil, uzağa taşınmış bir aile ferdi gibi hissediyorum. Her zaman birbirimizden haberdar olacağız ve her şey çok güzel olacak! Sizleri tanımak, sizlerle birlikte çalışmak çok çok değerliydi benim için. Hepinizi iyi ki tanıdım. Kendinize çok ama çok iyi bakın!

Sevgiler,

Duygu

http://marjinalclub.blogspot.com.tr/2016/09/eveeet-iste-buradayz-hic-bekleme.html

Gamze Atak

MPN’ye Veda…

Stajerlik maceramın ilk günü Honey’in dirseğimi yalamasıyla başlamıştı. O gün asla yenemeyeceğim dediğim köpek fobimin son günü olmuştu. Sanırım ajansın hayatıma en büyük katkısı Honey gibi şirin bir köpekle bu çekilmez fobimi ortadan kaldırması oldu. Asuman Hanım’ın korkumu gördüğünde ki yorumu “belki çıkarken sende bir tane götürürsün” olmuştu. O an birini götürmenin dışında onlara alışıp, onlara sevmeyi aynı karede düşünememiştim.

Ne yapacağım? Nasıl alışacağım? derken MPN ailesinin o sıcaklığıyla soru işaretlerimi bir köşeye atarak kısa sürede ajansın bir parçası olduğumu hissettim. Kısa bir alışma süresinden sonra eğlenerek yaptığım çalışmalar, ilk iş deneyimlerim, tecrübelerim hayatımı sıkıca sarmalamaya başladı.

Her günümün birbirinden özel olduğu Marjinal ajansına bugün veda etmek… Burada bulunmak bu atmosferi solumak hayatıma kattığım en güzel tecrübem olarak kalacak.

Marjinal’de tecrübe kazanmak… Stajın en güzel yanı gelecek iş yaşantına deneyim kazandırması, öğrenmek, kendi becerilerimi görmek olsa gerek…

Serpil Hanım’a kazandırdığı  deneyimler için sonsuz teşekkürler. Pozitif enerjisi ile ajansı sevdiren en büyük etkenlerden biri kendisi.:)

Her şey için MPN ailesine teşekkür ediyorum…  Tekrar görüşmek dileğiyle. Sağlıcakla kalın…

İpek Aksel

İpek Aksel, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi, İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü

Sizce Marjinal Kültürü nedir?
Bence Marjinal Kültürü, mutfağında öğreniyor olduğun işe senin de kendinden bir şeyler katabildiğin, farklı fikirlere ve yeniliklere değer veren; yatay hiyerarşisi içinde herkesin eşit sorumluluk ve özgürlüklere sahip olduğu bir değerler bütünü.

Marjinal PN’de en çok etkilendiğin 5 şey?
İlk günden itibaren hissettiğim aidiyet duygusu. Ekibin çok pozitif olması. İşbirliğinin üst seviye olması. Herkesin birbirinden bir şeyler öğrenmeye ve birbirine bir şeyler öğretmeye hevesli olması. Ofisin tüm kullanıcı paydaşlarının birbirine karşı dostane davranışlar sergilemesi (4 ayaklılar dahil) Pazartesi toplantıları.

Marjinal PN’de hayal kırıklığına uğradığın 5 şey?
Kısa dönem stajyer olmam sebebiyle sanırım müşteri maillerinin benim de gelen kutuma düşmüyor oluşu beni bir miktar üzüyor. Ben alt katta çalışıyor olduğum için üst katta yapılan çalışmalar ve çalışanlar hakkında pek fazla fikir edinemedim.

Eklemek istediğin?
Marjinal kısa bir süre için dahi olsa harika bir deneyim kazanmamı sağladı! Her şey için teşekkürler, iyi ki sizleri tanımışım.

İrem Arbay

Marjinal PN’de en çok etkilendiğin 5 şey?
Bence en güzel yanı sosyal sorumlulukla yakından ilgileniyor olması, sadece ekonomik çıkar güderek değil sosyal değerlerle de ilgilenmeleri çalışanlar için çok motive edici bir şey. Ayrıca herkes gerçekten çok sıcak kanlıydı, yardım istediğimde çekinmeden sorabildim ve yoğunluklarına rağmen herkes vakit ayırdı. Bir diğer güzel yanı da ekibin güzel bir dinamik sağlamış olması böylece herkes kendi işini en iyi şekilde yapmak için çabalıyor. Marjinal’in çalışma ortamı çok güzeldi çünkü diğerleriyle birebir iletişim kurabildim, böylece sadece lafta bir staj yapmadım cidden bir şeyler öğrendim. Ve tabi ki en önemlisi hayvan dostu bir yer olması. Bir sürü kedinin içinde çalışmak eğlenceliydi gerçekten.

Marjinal PN’de hayal kırıklığına uğradığın 5 şey?
Stajyer olarak başladığım ilk günler uyum sağlamam biraz yavaş oldu, herkes sıcakkanlı olsa da tecrübesiz biri olarak ilk defa iş ortamında bulunduğun için başlarda çekinmiştim. Belki stajyerlerin uyum sürecini hızlandırmak için bir şeyler yapılsa daha iyi olurdu. Genelde herkes kendi işine çok konsantreydi ve beklediğimden daha fazla bilgisayar başından yürüyordu işler. Bu tabi Marjinal’e özel bir sorun olmayabilir, ama ben biraz daha ofis dışında çalışmaların olmasını bekliyordum. Benim için çok güzel bir deneyimdi.

Eklemek istediğin?
Belki benim gibi ilerde hangi alanlara konsantre olacağını bilmeyen stajyerler olabilir, Marjinal bu konuda fikir sahibi olmaya çok yardımcı bir yer çünkü birçok farklı sektörü birden görme şansın oluyor.

Mustafa Deliktaş

Mustafa Deliktaş, Ömer Halis Demir Üniversitesi – Niğde – Halkla İlişkiler ve Reklamcılık  
Her gün ayrı bir bilgi katan ve bilgi kattıkça keyif veren bir ortamın içinde olmak herkesin hayalidir.Her günüm dolu dolu geçti.
Sizleri tanımak ve sizlerden bir şeyler öğrenebilmek çok güzeldi. Bitmesini istedemediğim iki aylık dönemin sonuna geldim .Staj dönemim boyunca çok iyi tecrübeler edindim.Bu güzel ailenin içine benide aldığınız için çok teşekkür ediyorum.Sizlerle birlikte çalışıp kendimi geliştirme  fırsatı bulabildiğim için çok şanslıyım . Direktörüm Ceylan Hanım’a ve diğer bütün Marjinal Porter Novelli ailesine teşekkür ediyorum…
http://marjinalclub.blogspot.com.tr